21 Kasım 2011 Pazartesi

kaçış ve dönüş...

 

 
Ronin'le bir iki günlüğüne kaçtığımız İstanbul seyahati Musti'siz yapılan ilk gezintiydi. Burukluk yaratan tek şey ise onu özlemekti. Gerçi annem ve Sophie bizim oğlana gayet iyi bakmışlar. Benden de iyi. Güzel güzel yemeklerini yemiş, uyku düzeni desen tam kıvamına gelmiş.

Musti'min yokluğunu saymazsak İstanbul benim için yine harikuledeydi. Şimdi evde şiş dobişko ayaklarıma baktıkça üç güne sığdırdıklarımıza inanamıyorum. Soğuğun verdiği etkiyle her yerimden dumanlar çıkarken o Galata'da yürüyüşümüzü, İstiklal zorunluluğumuzu ve daha birçok şeyi iyi ki yapmışız. Ayaklar bir gün normale döner besbelli...
 

2 yorum:

  1. canım selam! çok mu yoruldun bakayım sen istanbul'da?! nerelere gittin, neler bulup aldın kimbilir! fotoğraf çok şeker!

    YanıtlaSil
  2. merhabaaa :)) yorgunluk geçmiş demek ki çalışmalar başlıyor :)) sabırsızlıkla bekliyorum ben de burada :)) bu arada artık bi daha ki istanbul turuna bana da beklerimm her ikinizi de. ayrıca fotoğrafa ben de bayıldımm, sevgiler, istanbuldan meltem :)

    YanıtlaSil