14 Kasım 2011 Pazartesi

büyürken onlar...

 

 
Musti'nin büyüme hızı, dilinin pabuç ayarı ve beni her gün dumura uğratacak rutin anlar... Hepsi de bana aynı klişe şeyi söylüyor:
 
Hayat gerçekten de çok hız-lı!..
Bunu kendime her söylediğimde listeden bir  şeyi daha gerçekleştirerek silmek ne mutluluk verici. İstiyorum ki bütün telaşeler bitsin ve sadece dingin bir hayat başlasın. İçinde keyif olsun.
 
Bu ülkede, bu dünyada böyle bir hayalin imkansızlığı ebedi elbette. Terörün de, depremin de, trafik kazalarının da önüne geçilebilecekken, geçilememesi... Böyle mal gibi oturmamız... Elimizde mandalina yerken televizyonda hikaye izler gibi izlememiz...
 
İnsanın elinden umudunu, hevesini, keyfini alsa da tüm bunlar... Yine de inanmak isterdim: bir gün her şeyin düzeleceğine...

3 yorum:

  1. İnancımızı ve bu yöndeki umutlarımızı kaybedersek bizde yokoluruz. Aman ne olacak bir ben ne yapabilirim dememeli, bu büyük bütünün ufak da olsa bir parçası olarak, yaşananlar ne olursa olsun dayanmalı ve iyi günlerden asla ümit kesmemeliyiz. Sevgiler..

    YanıtlaSil
  2. evet cnm hayat çok hızlı mustin çok tatlı tam yemelik bıcırıkla nasıl geciyordur anlamıyosundur:))

    http://sonsuzdekorasyon.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  3. Evet canım hayat gerçekten çok kısa ve hızlı geçiyor, ama biz hayatın bize sunduğu en büyük hediyeye sahibız Hayat Mustafa Demir'le çok güzel........
    Annen.......................

    YanıtlaSil